Bir masalda, bir hikayede ya da eski bir Osmanlı anısında..
Bazen bir fahişe görevi görür, bazen köle, bazen de hizmetçi.. Sonra da anlatırız biz kadınlara bu kadar değer veririz, geçmişimizde şöyledir vs. vs.
Ben ne bir tarihçi, nede bir din uzmanı değilim fakat özgür irademle bunun yanlış olduğunu düşündüğüm için bu yazıyı yazmaya karar verdim..
**
Sizce kölelik nedir? Şimdi siz hiç zahmet etmeyin, ben söyleyeyim.. Özgürlüklerinizin elinizden alınması, insan olduğunuz halde başka bir insana itaat etmenizdir.
Bir de itaat kavramı var ve bu duyduğum en şerefsizce laftır. Bir insanın aklı, fikri, vicdanı olduğu sürece hiç kimseye itaat etmeyeceği gibi, o kişini sözlerini ancak bir öneri olarak dinlemelidir. Emir ve itaat kavramları bir konunun içine girdikçe oralarda insanlık adına birşeyler kalmamış demektir.
Evet cariyelere gelelim fazla uzatmadan. Aslında cariye demek ne kadar miğde bulandırsada işte kendini müslüman sanan bazı hergelelerin(çok büyük küfürler saklıyorum bu kelimede) cariye adı altında kimsesiz kadınlara bütün pislikleri reva görmesi, gerçekten şereften yoksunluğun en büyük göstergesidir.
Hala anlatılan büyük bir aptallıktır bu. Yaşlı bunakların, evli abazaların ya da biraz parası olanların tercih ettiği kişilerdir cariye. Bunu iş olarak yapanlarda var tabi; kızları kendi yurtlarından kaçıran, parayla satan asıl büyük şerefsizler. Her iki tarafta bu manada insanlıktan nasibini almadığı için, bu hikayeleri anlatan insanlarada bir anlamda aramızdan dışlamak lazım. Hala bu konuyu idrak edememiş, beyinleri eksik yaratılmış insan grubundandırlar onlar.. Hor görmemek lazım, özürlü ama suçlu..
Birşeyler anlatmaya çalıştım, karaladım burada. Gerçekten yıllardır içime sinmeyen bir konuydu.
Umarım yararlı olmuşumdur..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder