Zaman sancısı… Yetiştirememe korkusu. Hayat bunlarla bir çıkmaz sokağa girip ele geçiriyor zamanı yok etmeye çalışan kaderciler tarafından… Zaman kısalıyor, dibimizde bitiş ümitsizlikleri. Ölüm unutulmuş bir anı. Bize uğramayacağını sandığımız garip bir sakallı…
Düşünmek bile yasak bu buhranlarda. Acı. Gözyaşı haram, rahatlamak bulutlu. Aşk temel kural; sizi pasifleştiren bir din. Gerçek; sürekli aranması ertelenen bir arkadaş…
Aslında her şeye zaman var. Gökyüzü diye bir şey var çünkü; nefes alıp mavi gökyüzünün içindeki beyaz bulutların içinde hülyalar görebildiğimiz. Her şey anlıktır, an mucizedir, değerlidir. Mutlu olabileceğimiz tek gerçekliktir. Sigaranı keyifle içebilmek, biranı yemek borunda yağ gibi yüzdürmektir…
Belki de an ağlamaktır tek başına. Arabesk bir şarkıyı dinlerken yapmaktır bunu. Başka anlarda saçma bulduğun şarkılar, şimdi gerçekliğin kutsallığına bürünmüşlerdir. Üzüldükçe sevinirsin, ağladıkça boşalırsın…
Töreye ve kadere inanan ve sıkı sıkıya bağlanan saf bir adamın çektiği acılara son vermektir şimdiki zaman. An. Ve hep gözünün içinin gülmesidir…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder