1 Şubat 2014 Cumartesi

KULAK TECAVÜZÜ



Bangır bangır çalan disko müziği.
Şiveli bağıran üç genç.
Yakan güneş.
Ve külüstür bir araba.

"Kapatın şunu, kulağımızı siktiniz sabahtan beri" diyorum gençlere. Oralı bile değiller. Herhalde duymadılar. Oysa bağırdım. Ne yapmalı? Şu radyonun kapatma tuşuna bassam sorun çözülecek galiba.
Tuşa bastım.
Şiveli birkaç küfür dalgalandı havada.
Sinirlendim.
Radyoyu yerinden çıkarttım. Külüstürün içinden çıktım. Radyoyu üçünün ortasına fırlattım. Bu yaştan sonra kulaklarımın bu gerizekalılar tarafından sağır bırakılmasına asla izin veremezdim.

Saçları en uzun olanı hızlıca yanıma geldi. "Ne ayak" olduğumu ve "ihtiyar" olduğumu da vurgulayarak tükürük ve pis ağız kokulu bir konuşma yaptı.
İğrenç. Kusmak, şu anda en iyi şey. Hem de suratına. Ama ben öyle yapmıyorum. Nazikçe onları uyardığımı, beni duymadıklarını, ben de kulaklarımın sağır olmaması için böyle bir yönteme başvurduğumu söylüyorum.

Gayet medeni bir davranış sergiliyorlar bu söylediklerimden sonra. Özür dileyip, bir daha böyle bir şey olmayacağına dair söz veriyorlar.

Mutlu bir şekilde yanlarından ayrılıyorum. Tam apartmanın kapısını aralayacakken, yine aynı ses, kulaklarıma tecavüz ediyor. Bu sefer ben uğraşmamalıyım. "Polis 155'ti di mi?"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu blogta yer alan yazılar üzerindeki 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu altında düzenlenen tüm maddi ve manevi haklar eser sahibi olan Ahmet Kaya'ya aittir. Söz konusu içerikler eser sahibinin izni olmadan kopyalanamaz, çoğaltılamaz, işlenemez, değiştirilemez veya başka internet sitelerinde ya da basılı veya görsel yayın yapan diğer mecralarda yayınlanamaz.