11 Şubat 2014 Salı

SİYASET



"Hemen çıkıyorum" diyor telefonda konuştuğu siyasetin zengin yaptığı adama

Koşar adımlarla parti binasına gidiyor. Terlemekten nefret ediyor ama bu hızlı adımlar bu sıcakta vücuttaki suyu dışarı çıkarmaya hevesli. Aslında siyasetten de nefret ediyor. Ama işsiz. Cepten yiyor. Partiye destek verip iyi bir işe girmeyi umuyor. Bu yüzden adımlarını daha da hızlandırıyor.

Babası ona tavsiye etti bunu. "Bak, bu seçimde bu parti kazanacak. Sen de işin ucundan tut ki, bir şeyler kapasın." O da azimle seçim çalışmalarına destek veriyor. Çok zeki değil. Hatta gerizekalı da denilebilir. Ama aşırı fanatikliği onu hep bir adım öne çıkartıyor. Konuya hakim olmadan ateşli konuşmalar yapıp, düşünmeyen kitleyi etrafında toplayabiliyor. Ama onun derdi bu değil. O 'kısa yoldan en güzel işi nasıl kapabilirim?' in peşinde.

Parti flamalarını görüyor. Siyasetin zengin ettiği adam tekrar arıyor: "Hadi oğlum nerdesin?". "Görüyorum sizi" diyor. "Oradayım."

Okkalı bir küfür savuruyor siyasetin zengin ettiği adama. İçi onun gibi biri olmak için yanıp tutuşuyor. 'O nasıl yalanlar söyleyerek, çalarak, çırparak zengin olduysa, ben de olacağım' diyor. 'O zaman kral olacağım kral' diye de ekliyor iç geçirmelerine.

Birbirlerine en iyi porno yıldızını gösteren kitlenin içine girdiğinde 'Reis' ve 'Başkan' nidaları yükseliyor. O da elini havaya kaldırarak bu sevgi gösterisine karşılık veriyor.

Siyasetin zengin ettiği adam karşılıyor onu. Ve 'nasıl daha zengin olunur?' un siyaset dilinde hararetli bir sohbete dalıyorlar...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu blogta yer alan yazılar üzerindeki 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu altında düzenlenen tüm maddi ve manevi haklar eser sahibi olan Ahmet Kaya'ya aittir. Söz konusu içerikler eser sahibinin izni olmadan kopyalanamaz, çoğaltılamaz, işlenemez, değiştirilemez veya başka internet sitelerinde ya da basılı veya görsel yayın yapan diğer mecralarda yayınlanamaz.