Tolstoy'u çok sevmem. Dostoyevski'nin yanında pasif, yapmacık bir havası vardır.
Ahlakçılığı sonuna kadar savunur.
Tolstoy'culuk diye bir akım da varmış. Hayal bile edemiyorum kendimi o toplulukta.
Sevmediğim halde kendisini bir okumak istedim. Kitap da ince madem, bi sakınca görmedim. Başladım okumaya.
He, bu arada kitap Rusya da toplatılmış ve Amerika'da da yasaklanmış. Bu bilgi, kitabı okumamı daha anlamlı kıldı.
Günümüz hayatına müthiş bir eleştiri var. Ahlakçılığın abc'sini yazmış resmen Tolstoy. Zevkle okudum. Kendime bile şaşırdım.
Bu kitabı modern dünyadan bir kadın okuduktan sonra Tolstoy'a lanetler yağdırabilir. Aslında kitap gerçekten iğrenç. Tolstoy içindeki bütün sapık düşünceleri kitaba yansıtmış.
Cami hocası ya da kilise papazı görevi verilse kendisine, muhakkak münafıklık kuvveti içinde ama herkese dosdoğru görünerek bu işi layıkıyla yerine getirebilirdi.
Yine de okunursa da bir şey kaybedilmeyecek bir kitap. Ayrıca Beethoven'ı da kendi sapık düşüncelerine alet etmesi çok iğrenç.
Öyle işte...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder